Kalp Krizi Geçirdiysem Kardiyo Yapabilir miyim?

Kalp krizi geçirdikten sonra, kendinize iyi bakmanız ve doktorunuzun dediklerine uymanız çok önemlidir. Pek çok hasta, kalp krizi sonrası kardiyo egzersizi yapıp yapamayacaklarını merak eder. Eğer siz de bu sorunun cevabını merak ediyorsanız, okumaya devam edin.

Kalp Krizinden Sonra Kardiyo Yapabilir misiniz?

Bu sorunun cevabı; yaptığınız aktivite türü, egzersizin yoğunluğu ve sıklığına göre, evet olabilir. Peki buradaki kriterler nelerdir? Temel olarak, bu durum, kalbin enfarktüs sonrası ne kondisyonda olduğuna bağlıdır.

Her şeyden önce, bir doktor kalbinizi kontrol etmek için gerekli muayeneleri yapmalıdır. Doktor, miyokardiyumun (kalp kası) durumunu kontrol edip, fiziksel efor sarf edilirken aritmi olup olmadığına ve, hastanın miyokardiyal iskemisi olup olmadığına bakacaktır.

Eğer tüm bu testlerin sonuçları olumlu olur ise ve hasta yukarıda bahsettiğimiz riskleri taşımıyorsa, doktor hastanın kardiyo yapmasına izin verebilir.

Kalp Krizinden Sonra Kardiyo Yapmanın Faydaları

Egzersiz yapmanın pek çok faydası olduğunu unutmayın. Bu durum kalp krizi geçirmiş bir kişi için de geçerlidir. Spor yapmak, başka bir kriz geçirme ihtimalini azaltır ve kan basıncını düşürür.

Dahası, egzersiz yaparak lipid seviyelerini, kolesterolü ve kan glikozunu düşürebilirsiniz. Stresiniz ve obezite gibi kalp krizine neden olabilecek durumlarda da azalma olur.

Kalp krizi geçirmiş kişiler, aynı şeyi tekrar yaşamak istemedikleri için biraz korkabilirler. Bu yüzden pek çok kişi daha durağan bir hayat yaşamaya başlar. Bu sayede, kardiyovasküler sistemlerinin bir “şok” yaşamayacağını umarlar.

Ancak, bu yanlış bir düşüncedir. Bir kardiyolog bu konuda sizi, detaylı bir şekilde bilgilendirip, aydınlatabilir. Aslında,  kalbin güçlendirilmesi gereklidir. Peki, bunu nasıl başarabilirsiniz? Orta zorlukta kardiyo egzersizi yaparak.

Spor yapmanın faydaları sadece fiziksel değildir, duygusal bir seviyede de faydalıdır. Bu, kalp krizi geçirmiş birisi için harika olabilir. Pek çok kişi, bir kalp krizinden sonra, artık hayatlarının bitmek üzere olduğuna inanın. Ancak, sosyalleşip başka kişilerle egzersiz yapmaya başladığınızda, kendinize olan güveniniz artar ve korkunuz azalır.

Kalp Krizi Sonrası Kardiyo: Önerilen Egzersizler

Doktorunuz kalp krizi sonrası kardiyo egzersiz yapmanızı onayladıktan sonra, ne tür bir aktivite yapacağınıza karar vermelisiniz. Bir kardiyolog size, durumunuza en uygun aktivite ve egzersizleri önerebilir, hangi zorlukta ve ne sıklıkta yapmanız gerektiği konusunda size yardımcı olabilir.

Eğer daha önce hiç egzersiz yapmadıysanız veya çok uzun süredir egzersiz yapmadıysanız, antrenmanlara yavaş ve hafif başlamanız çok önemlidir. Kolay bir rutinle başlayın ve haftada en fazla 20 veya 30 dakika olacak şekilde 2 kez antrenman yapın. Parkta yürüyüşe çıkmak harika bir fikir olabilir.

Size en uygun olacak egzersiz, kas kütlenizi hareket ettirip, kalbinizi normalden birazcık daha fazla çalıştıracak bir egzersizdir. Yürüyüş yapmaya alışıp kendinizi iyi hissetmeye başladıktan sonra, temponuzu arttırıp jogging yapmaya başlayabilir, daha sonra orta uzunluklarda koşulara çıkabilirsiniz. Bu, solunum sisteminizin çalışmasını sağlayarak bedeninizdeki kan akışını düzenler.

Başka bir öneri de, ister açık havada ister spor salonunda, bisiklete binmektir. Dağ bisikletleri yerine normal bir bisiklet kullanmanızı öneriyoruz çünkü, dağ bisikletleri daha çok efor sarf etmenize neden olur. Ayrıca dans derslerine başlamayı da düşünebilirsiniz. İsterseniz evde Zumba yapabilir veya eşinizle Salsa kursuna gidebilirsiniz. Dans ederek, hem kardiyo yapabilir hem de eğlenebilirsiniz.

Yüzmek, kalp krizi sonrası en çok önerilen sporlardan birisidir. Yüzmeyi diğer sporlarla birleştirebilir ve aquaerobik deneyebilirsiniz!

Bir kalp krizi geçirdikten sonra egzersiz yapmaya başladığınızda, önemli olan şey, yaptığınız egzersizden keyif almanız ve kendinizi çok zorlamamanızdır. Belki bir noktada, daha çok sevdiğiniz bir aktiviteyi yapmaya karar verebilir veya daha zorlu bir egzersiz denemek isteyebilirsiniz. Ancak, hafif ve yavaş başlamayı unutmayın. Bedeninizin size verdiği sinyallere dikkat etmeniz çok önemlidir.