Suşi Sağlıklı Bir Yiyecek Seçeneği Midir?

Suşi, tat ve çeşide bağlı olarak genellikle susam, somon ya da alabalık eşlik eden pirinç bazlı Japon kökenli bir yemektir. Kullanılan balıklar çiğ ya da füme olabilir, balık ya da deniz ürünleri pirinç sirkesi, şeker, tuz ve sebze, gibi diğer içeriklerle marine edilebilir.

Bu yiyecek, balıklarda bulunan omega-3 yağ asitlerini içerir ve bu da onları doğal antienflamatuar bileşikler olmanın ve beyin fonksiyonunda önemli bir rol oynamasının yanı sıra kardiyovasküler sağlığımıza faydalı hale getirir.

Suşi’nin sağlıklı olup olmadığını görmek için bu bileşenlerden bazılarına göz atalım.

Bileşenler

• Balık: Çiğ balık iyi bir suşinin temelidir. En yaygın olarak kullanılan balık türleri orkinos ve somon balığıdır, aynı zamanda Omega 3 gibi esansiyel yağ asitleri ile birlikte mineral ve vitamin kaynağı olan yüksek protein içeriğine sahip sağlıklı gıdalardır ve daha önce de belirttiğimiz gibi, bunun sağlığımıza birçok faydası vardır.
• Pirinç: geleneksel suşi pirinç sirkesi ile tatlandırılmış haşlanmış beyaz pirinç ile hazırlanır. Tahıl, yemeğe önemli miktarda karbonhidrat sağlar ve bazı durumlarda pirincin, kaloriyi önemli ölçüde artıran sonradan ilave edilmiş şeker ile kaynatıldığına dikkat edilmelidir.
• Nori deniz yosunu: Bu, geleneksel ruloları oluşturmak için pirinç ve balıkları sarmak için kullanılan yenilebilir deniz yosunu çeşididir. Bitkisel protein, vitamin ve mineraller ve özellikle de iyot bakımından zengindir.

Suşi’nin dezavantajları

–Yüksek sodyum içeriği, restorana ve suşinin yapıldığı malzemelere göre değişmesine rağmen, genellikle nispeten yüksektir.

-Daha önce de belirttiğimiz gibi, genellikle pişmiş pirince şeker eklenir, bu da bu yiyeceği daha zengin ve daha iştah açıcı yapar, ancak gereğinden fazla şeker alma gibi bir dezavantaja sahiptir. Genellikle yemek için birkaç parça suşi aldığınızda aynı zamanda fazladan şeker tüketmiş olursunuz bu da dezavantajlardan bir tanesidir.

– Çiğ balıktan, yani anisakis gibi bakterilerin ya da parazitlerin olası varlığı gibi riskleri olan bir gıdadan bahsettiğimizi dikkate almalıyız. Bir diğer olası tehlike ise, denizlerimizin mevcut kirliliği göz önüne alındığında, büyük balıklarda cıva gibi mineral ve metallerin varlığıdır.

Suşi yemeden önce çok dikkatli olmalısınız ve balığın kalitesine, tazeliğine ve balık türüne önem vermelisiniz.

• Yüzeysel olarak düşünürseniz, pirinç, balık ve sebzeler bu yemeğin en baskın gıdalarıdır, ancak incelediğimizde pirinç daha önce bahsettiğimiz gibi fazla şekere sahip olduğu ve balık ve sebzeler üzerinde en baskın gıda olduğu için göründüğü kadar hafif değildir.

Bu yüzden kilo vermeye karar verdiyseniz, güvenilir ve uygun bir gıda değildir ve bu yüzden suşiyi tükettiğiniz miktarları kontrol etmelisiniz.

• Başka bir dezavantaj olarak ana sos olan Wasabi sosunu gösterebiliriz. Wasabi sosu yeşil renklidir ve çok acıdır ve teorik olarak doğal içeriklerle yapılır, ancak genellikle durumun böyle olmadığını ve hazırlanmasında kullanılan yiyeceklerin yapay olduğunu ve karakteristik bir acılık sağladığını ancak bize ve sağlığımıza bir fayda sağlamadığını görürüz.

Bu sosun tüketimi gastrit, reflü ya da ülser gibi sindirim rahatsızlığı olan kişiler için çok tavsiye edilmez.

Suşi ile ilgili tüm bu bilgileri bildikten sonra, bunun sadece avantajlara sahip olmadığını ve tamamen sağlıklı olmadığını görüyoruz. Ancak kontrollü bir şekilde tüketir ve hatta kullandığınız malzemeleri ve miktarları bilerek evde kendiniz hazırlarsanız, arada sırada yiyerek kendinizi ödüllendirebilirsiniz.