Farklı Yöntemlerle Koşarak Dayanıklılığınızı Arttırın
Koşarak dayanıklılık seviyenizi arttırmak istiyorsanız, farklı tarzlarda koşabileceğinizi unutmamalısınız. Bu sebepten dolayı, bu yazımızda, daha iyi bir koşucu olmak ve fiziksel yeteneklerinizi arttırmak için kullanabileceğiniz farklı yöntemleri inceleyeceğiz.
Koşarak Dayanıklılık Kazanın
Şüphesiz, bir çok kişi koşmaya karar verdiklerinde, hedefleri fiziksel kondisyonlarını iyileştirmektir. Ayrıca ve özellikle, pek çok kişi, daha hızlı ve uzun mesafeler koşabilmek ister. Bu hedefe ulaşmak için, bu disipline olan aşinalığınızı zaman içinde arttırmalısınız.
“Dayanıklılık” kısmen uzun süre boyunca efor sarf edebileme kabiliyeti anlamına gelir. Bu sayede, dayanıklılığınızı arttırdığınızda, yorulmadan uzun süre koşabilirsiniz. Bir koşucu için dayanıklılık, bir yarışmada uzun mesafeleri koşabilmeyi sağlayan ve acıyı azaltan basit bir beceridir.
Kardiyovasküler ve kas seviyesindeki dayanıklılığınızı, nefesiniz ile ölçebilirsiniz. Kas dayanıklılığı, belli bir süre efor harcamaya dayanabilmek demektir.
Son olarak, dayanıklılık zihinsel düzeyde de ölçülür. Sizlerle, dayanıklılık seviyenizi arttırmanız ve daha yetenekli bir koşucu olmanız için bazı öneriler sağlayacağız.
Dayanıklılığı Arttırmak İçin Farklı Yöntemlerle Koşmak
1. Yavaş koşmak
Dayanıklılık seviyenizi arttırmak için ilk yapabileceğiniz şey yavaş koşmadır. Bu çok basit görünse de, yavaş tempo ile başlamak performansınızı arttırmak için yapabileceğiniz anahtar hareketlerden birisidir. Birçok insan, kendilerini maksimum hız için zorluyor ve koşmaya başladıktan birkaç metre sonra yoruluyorlar, çünkü o seviyenin gerekliliklerini zar zor karşılıyorlar.
Bu nedenle, yavaş koşmak iyi bir dayanıklılık temeli oluşturmak ve oksijen kullanımınızı optimize etmek için çok önemlidir. Bu, özellikle, siz yorulmadan koştuğunuz mesafeyi arttırmanızı sağlayacak iyi bir koşu temposu bulmanız ile ilgilidir.
Herkes, hangi seviyede rahat ve istikrarlı koşabildiklerini test etmelidir.
Doğru hız konusuna gelirsek, hafif sohbetler yapmanıza izin veren bir seviyede olmalıdır. Vücudunuzun nasıl tepki verdiğini görebilmeniz için, kalp atış hızı sensörü kullanmanızı tavsiye ediyoruz. Ayrıca, böyle düşük yoğunlukta koşmanız, kalp atış hızınızın yavaş yavaş azalmasını ve ortalama hızda kendi temposuna göre ayarlanmasını sağlar.
2. Dayanıklılık İçin Daha Uzun Süre Koşmak
Koşularınız için gerekli ritmi bulduktan sonra, seansların süresini uzatmanın vakti gelmiş olabilir. Dayanıklılık üzerinde çalışabilmeniz için, haftalık antrenmanlarınızdan birinde daha uzun süre koşmanızı tavsiye ediyoruz.
Başaramazsanız ve vücudunuz bu yeni etki karşısında dayanamazsa fazla endişelenmemelisiniz. Bu, istediğiniz performans seviyesine gelene kadar, yavaş yavaş forma girmeniz ile alakalı.
Herhangi bir beklenmedik sakatlıktan kaçınmak için, koşunuza her hafta birkaç dakika ekleme yapın. Tabii ki, hedeflerinize ulaşmak uzun sürebilir ancak, oraya ulaşmak için mümkün olan en iyi yolu seçtiğinizden emin olmalısınız. Sizin sadece, istikrarınızı ve motivasyonunuzu iyi tutmanız gerekiyor.
3. Düzenli Olarak Koşuya Çıkın
Son olarak, antrenman seanslarınızı düzenli olarak planlamanızı öneriyoruz. Her hafta ama az koşmak, arada bir uzun mesafe koşmaktan iyidir.
Başlangıçta, dayanıklılığınızın gelişmesini garantilemek için, haftada iki kez antrenmana çıkmak mükemmel bir yoldur. Kısa sürede seans miktarını arttırmak, sakatlıklara neden olabilir. Uzun süreli kas ağrısı, koşulara ara verilmesi gerektiğinin en büyük belirtilerindendir ve bu durum gelişmenizi sekteye uğratır.
Düzenli olarak koşmak, gelişme için anahtarlardan biridir. Vücudunuz, ihtiyacınız olan eforu karşılamak için, yavaş yavaş adapte olacaktır. Unutmayın, küçük hedeflerle çalışmak, sizi motive etmeye yardımcı olur.
Son olarak, farklı yöntemlerle koşarak dayanıklılık seviyenizi arttırmak istiyorsanız, sağlıklı bir yaşam tarzınız olması gerektiğini unutmayın. Tütün veya alkol gibi zararlı alışkanlıklar, dayanıklılığınıza direkt etki ederler, ayrıca, doğru şekilde beslenmemek de gelişmenizi sekteye uğratır.
Bu yüzden, antrenman seansını bitirdikten sonra, çalışmanın devam ettiğini unutmayın. Her durumda, sizin bunu başarabileceğinize eminiz!
This text is provided for informational purposes only and does not replace consultation with a professional. If in doubt, consult your specialist.