Öğrenmeniz Gereken Besin Efsaneleri

“Dünya tükenir, yalan tükenmez” sözünü hiç duydunuz mu? Besin efsaneleri durumunda olan, tam olarak budur. Çok sayıda kaynaktan, çok miktarda bilgi alıyoruz ancak, ne yazık ki, bazı şeyler her zaman doğru olmuyor. Bu verinin bir kısmı,  bilgisi olmayan insanlardan geliyor.

Bütün bunlar, şüphe uyandıran, çelişkili bilgilerle karşılaşmamıza neden oluyor. Dahası, beslenme konusunda yanlış algılara sahip olan birçok insan var ve, bu efsanelere inanmamıza neden olacak şekilde bizi etkileyebiliyorlar.

Bunun olmasını önlemek için, her şeyin farkında olmak çok önemlidir. Birazdan, beslenme dünyasını çevreleyen bazı mitleri açıklayacağız. Ayrıca, tüm şüphelerinizi gidermek için, defalarca duyduğumuz bu sözlerin doğru olmama nedenlerini açık ve net bir şekilde anlatacağız.

Sık Duyduğumuz Beslenme Efsaneleri

1. Yemek Sırasında Su İçmek Kilo Almanıza Neden Olur

Bugüne kadar pek çok kez su içmek için en uygun zamanın ne olduğu konusunda bir şeyler duymuşsunuzdur. Bazı insanlar daha tok hissetmek ve bu sayede daha az yemek için, yemeklerden önce bol miktarda su tüketirler.

Başkaları ise, öğle veya akşam yemeğinde su içerler. Bununla birlikte, öğünleri boyunca su tüketmeyen birçok insan da vardır. Bunu, bu şekilde daha az yağ depolayacakları inancına dayandırırlar.

Suyun kalori içeriği olmayan bir sıvı olduğunu aklımızda tutmalıyız, bu yüzden, içtiğimiz zamandan bağımsız olarak bize kilo kazandırmayacaktır. Aslında, su alımının bu şekilde sınırlandırılması, suyun hidrate kalmamız ve içindeki mineralleri alabilmemiz açısından gerekli olması nedeniyle kesinlikle tavsiye edilmez.

2. Tam Tahıllı Ürünlerin Kalorisi Azdır

Çoğu insanın düşündüğünün aksine, tam tahıllı ürünler, farklı tahıllar içeren benzer ürünlerle aynı kalori içeriğine sahiptir. İkisi arasındaki fark, her birinin sahip olduğu kalori miktarında değil, tahılın özelliklerindedir. Tam tahıllı ürünler, karakteristik yanık kahverengi bir renge sahiptir, çünkü bunların yapısı tam tahıl içerir.

Yani aralarındaki fark, tam tahıl seçeneğinin çok daha yüksek oranda lif içermesidir. Bu yüzden, bu tür ürünler özellikle kabızlık çeken kişiler için önerilmektedir.

3. Çikolata Yemek Akneye Neden Olur

Bu belki de en yaygın efsanelerden biridir. Birçok insan fazla çikolata tüketiminin akneye neden olduğunu düşünmektedir. Bu inancın bilimsel bir temeli yoktur, çünkü,  hiçbir yiyecek kendi başına bu sorunun ortaya çıkmasına neden olamaz.

Aslında akne, hormonal değişikliklerin bir sonucudur. Bu nedenle, ergenlik döneminde ve adet sırasında ortaya çıkar. Hormon seviyelerindeki bu değişiklikler, cildin fazla yağ salgılamasına neden olur.

4. Yağ Tüketmek Sağlığa Zararlıdır

Yağlar, sağlıklı beslenmenin düşmanı haline geldi. Bu besini daha az miktarda içeren ürünleri ararız, et ve balıktaki fazla yağı ayıklarız ve, light veya düşük kalorili seçenekleri tercih ederiz.

Bu alışkanlıklar ciddi birer hatadır, çünkü yağ insan vücudunun düzgün çalışması için gereken temel bir besindir. Bu yüzden yağı da proteinler, vitaminler, mineraller veya karbonhidratlarla aynı şekilde tüketmemiz gerekir.

Yağ tüketimiyle ilgili dikkate almamız gereken tek şey, tükettiğimiz yağın bir gün boyunca aldığımız toplam kalori miktarının yüzde 25’i olmasının yeterli olmasıdır. Bu sayede, vücudumuz için sağlıklı bir denge kurarız. Ayrıca, yağ tüketimi için her zaman en sağlıklı kaynaklara yönelmeyi tercih etmeliyiz.

Artık bu efsaneler hakkındaki gerçeği öğrendiğinize göre, onlara inanmayı bırakmanın zamanı geldi. Verebileceğimiz en iyi öneri, aldığınız bilgiler hakkında şüphe duyduğunuzda, doğru veri sunan, güvenilir kaynaklarla karşılaştırmanızdır. Bu yanlış inançlara düşmekten sakınmanın tek yolu budur.