Polo Sporu Hakkında Bilmeniz Gereken Her Şey

Polo sporu, kökeni Orta Asya’ya dayanmasına rağmen Arjantin’de daha yaygındır. Bu oyunu oynamak için, ata binen dört oyunculu iki takıma ihtiyacınız var.

Bu spor, at üzerinde dört oyuncudan oluşan iki takımın olduğu bir spordur. Oyundaki amaç, karşı kaleye gol atmak için bir tokmakla (sopa da denir) tahta bir topa vurmaktır. Polo hakkında daha fazla bilgi edinmek için makaleyi okumaya devam edin.

Polo Tarihi

Polo geleneksel bir spordur. Bu spor ilk olarak oynanmaya iki bin yıl önce Orta Asya’da başladı. Göçebe halklar, chovgan adlı bir spor ortaya çıkardı. Bununla birlikte, chovganda amaç, atları bir arada tutarak askerleri ve atlıları eğlendirmekti.

Daha sonra, bugünkü İran’da (daha önce Pers İmparatorluğu) polo sporu bir kraliyet ve soylu oyunu haline geldi. Bu nedenle, sadece yüksek sınıftaki kişiler polo oynadı. Atların bakımının pahalı olması nedeniyle, sadece parası olanlar bu spora katılabildi.

Daha sonra Polo sporu resmileşti ve adının değiştiği Tibet’e kadar uzadı. Tibet dilinde pulu kelimesi top anlamına gelir. Polo, Çin ve Hindistan gibi ülkelerde aristokratların sporu olmaya devam etti.

Hindistan, İngilizlerin polo oynamayı öğrendiği yerdir. Ve bu sporu sadece atlarla değil fillerle de oynadılar. Bu, oyunun başka bir versiyonuydu. 19. yüzyılın sonunda, spor Avrupa, Arjantin, Avustralya ve Amerika Birleşik Devletleri gibi diğer ülkelerde popüler hale geldi.

Günümüzde neredeyse 80 ülkede polo oynanıyor. Ve 1987’den beri her dört yılda bir dünya şampiyonası düzenleniyor. İlginç bir gerçek: Dünyadaki polo oyuncularının yarısı Arjantin’de. Doğal olarak, Arjantin en çok dünya şampiyonluğunu kazanan ülke.

Polo Sporunun Özel Şartları

Polo oyununda bazı alışılmadık kelimeler var. Bu kelimelerden biri de handikaptır. Bu, bir oyuncunun takımı için değerli olan gol sayısını tahmin eder. Makalede açıklandığı gibi bir oyuna katılan iki polo oyuncusu.

Örneğin, 14 handikap bir takım için maksimum sayıdır. Polo’da lider ülke olan Arjantin bu sayıyı belirledi. Bu ülke, uluslararası düzeyde harika bir polo örneğini sergiliyor.

Polo oyuncularının kullandığı bir başka kelime de maçta bir periyodu belirten chukker. Her maç her biri yedi dakikalık altı chukker periyodu içerir. Her bir chukker arasında üç dakikalık ve üçüncüsünden sonra 15 dakikalık bir ara vardır. Ayrıca her maç bir buçuk saat sürer.

Polo dünyasında bir uzman gibi konuşmak için atlara midilli diye hitap etmelisiniz.

Polo Sporu İçin Gerekli Ekipmanlar

Her oyuncu polo oynamak için özel ekipman giyer. Kask, binicilik botları, dizlikler, eldivenler ve dirseklikler üniformanın bir parçasıdır. Ek olarak, oyuncular göz koruması da takarlar.

Ayrıca, her oyuncu atı kontrol etmek için bir kırbaç ve topa vurmak için kullanılan 47 inçten biraz uzun ahşap veya grafitten yapılmış bir sopa taşır.

Topa vururken ve topu atarken uygulanan belirli bir teknik vardır. Oyuncu eyerden hafifçe yukarı kalkar, ayaklarını üzengi demirlerine sıkıca bastırır ve dizleriyle dengesini korur. Oyuncu, duruşunu göz önünde bulundurarak topa farklı şekillerde de vurabilir. Dümdüz ileri olabilir, geri olabilir ve atın solunda veya sağında olabilir.

Elbette tarih boyunca farklı oyuncuların kendi özel yöntemleri olmuştur. İşte Arjantinli bir oyuncu olan Juan Carlos Harriott’un özelliği budur: Harriott polo tarihinin en iyilerinden biriydi, Bazen atın bacakları arasına ters vuruş yaptı.

Polo hakkında daha fazla bilgi edinmek isterseniz, bir polo maçına gidebilir veya TV’de bir dünya şampiyonasını izleyebilirsiniz. Arjantin’de yaşıyorsanız ya da Arjantin’e gitme fırsatınız varsa, her Aralık ayında Arjantin Açık’ta dünyanın en iyi polosunun tadını çıkarabilirsiniz.