Brawn GP: Sezonun Büyük ve Güzel Sürprizi

Formula 1’in 2009 sezonu sürpriz, şok ve tartışmalarla doluydu. Bu sezonu takip eden herkes tek bir isimden bahsediyordu: Brawn GP. Bu ekip, bu sezonda, muhteşem bir çıkış yaptı ve tüm bahisleri ve tahminleri alt üst etti. Bugünkü yazımızı okuyarak, siz de 2009 sezonunu inceleyin ve Brawn GP’nin dünyayı nasıl şok ettiğini öğrenin.

Brawn GP ekibinin başlangıcı

Aralık 2008’de Honda, Formula 1’den ayrılma kararını açıkladı. Japon takımı, ekibine ve araçlarına önemli yatırımlar yapmış olsa da, sonuçlar beklentilerini karşılayamadı. Böylece, en sonunda pes etmeye ve sezonlar boyu süren bu kayıpları sona erdirmeye karar verdiler.

Ancak pistten ayrılmadan önceki son denemede de Honda takımı, Ferrari’den ayrılan Ross Brawn ile anlaşmaya karar verdi. Brawn takıma katıldığında, büyük bir makyaj ihtiyacının mevcut olduğunu dile getirdi; hemen işe girişti ve 2008’de, gelecek sezon için şampiyonluk iddiasına sahip olacak bir yarış arabası toparlamak için çalıştı.

Ancak Honda’nın bu konudaki sabrı tükenmişti ve 2008’in sonunda takımı Ross Brawn’a sattılar ve yarışmadan çekildiler. Devrim niteliğinde bir iş çıkartacak olan bir yarış arabasına sahip olduğunun farkında olan Brawn, bu gelişme üzerine, kendi takımını kurdu. Ve işte Honda ismi, Brawn GP’ye böyle dönüştü; ve mucize de buradan itibaren başladı.

Brawn bütün bir yılı bu arabaya adarken, o sembolik ücreti ödediği andan itibaren bunun zorlu bir yolculuk olacağını biliyordu. Kendine verdiği ilk görev, araca yeni bir Mercedes-Benz motor takmaktı.

Sezonun ilk yarısı

Brawn GP, ​​daha sezon öncesinden başlamak üzere büyük heyecan dalgaları yarattı ve performansıyla da diğer takımları bir miktar şok etti. İlk yarışta, Jenson Button, pol pozisyonu avantajına sahipti ve kazandı. Takım arkadaşı Rubens Barrichello ise ikinci oldu. Kuşkusuz, daha henüz meydana gelmemiş olan ama gerçekleşecek olan mucize için bu sonuçlar mükemmel bir başlangıçtı.

Jenson Button ilk altı yarış içerisindeki beş yarışta da kazanmaya devam etti ve “en kötü” derecesi olarak Çin Grand Prix’sinde üçüncü oldu. Bu sonuçlar alındığında, daha sadece Haziran ayıydı ve şampiyonluk neredeyse çantada keklik durumuna gelmişti.

Sezonun ikinci yarısı

Sezonun ilerlediği aşamada, Brawn GP, diğer takımların yaptığı gibi, gelişme kapasitesine çok da sahip değildi. Sonuç olarak, diğer takımlar, Brawn GP’nin performansına yetişmeye başladılar.

Bu anlamda, İngiltere, Macaristan ve Almanya Grand Prix’leri takım için zor dönemler haline geldi. Her iki sürücü de arka arkaya üç yarışta podyuma çıkamadı. Bu arada Red Bull, artan etkileyici performanslarıyla şampiyonluk unvanına oldukça yaklaştı.

Brawn’ın yarışçıları Monza Grand Prix’sinde bile etkinlik gösteremediler. Sezonu da podyumdan çekilerek tamamladılar. Ancak, bitişteki performanslarına rağmen, sezonun ilk yarısındaki inanılmaz başarıları, Brawn takımına, sezonu istedikleri kadar kötü bir şekilde bitirme iznini verdi ve yine de dünya şampiyonluğunu evlerine götürmüş oldular.

Jenson Button sonraki altı yarıştan beşini kazandı; “en kötü” konumu Çin Grand Prix’sinde üçüncülük oldu. Bu Haziran ayındaydı ve şampiyona neredeyse çantada keklikti.

Başarının anahtarı: çift difüzör

Brawn GP’nin muhteşem zaferi için tek bir neden varsa, o da Ross Brawn’ın parlak zekasıydı. Bu zeki İngiliz kişilik, zamanla nasıl değişip gelişmesi gerekeceğini biliyordu. Yarışma kurallarında bir boşluk vardı ve Brawn bundan nasıl yararlanılacağını keşfetmişti.

Yarış arabasının aerodinamik yükünü önemli ölçüde artıran bir çift difüzör yarattı. Sezon başladıktan sonra da, diğer takımlar da Brawn GP’nin başarısının anahtar noktasını çabucak kavradılar ve bu yöntemi kopyalamak için onlar da zamana karşı yarıştılar.

Diğer tüm takımlar kendi çift difüzörlerini yarış arabalarının dizaynına dahil ettiklerinde, Brawn GP sezondaki yarışların yarısını kazanmıştı. Bu avantaj da, onlara, gelecekteki kayıpları için bol bol fırsat verecekti.

Rekorlar

Brawn GP, ​​Formula 1 tarihinde en iyi istatistiklere sahip olan takımdır. En nihayetinde, ilk ve son sezonunda şampiyonluk unvanını almıştır.

Ek olarak, Jenson Button, o sezon, bu prestijli şampiyonadaki tek birincilik unvanını kazanmış oldu. Bu arada, takım arkadaşı Rubens Barrichello da bu sezonda üçüncü oldu.

Brawn GP hikayesinin sonu

Sezon sonunda Mercedes, takımın direktörlüğünü sürdürecek olan Ross Brawn’dan hisselerin yüzde 75’ini satın aldı. Brawn, takımının hisselerini 110 milyon sterline sattı – bu, Brawn’ın bir yıl önce ödediği sembolik rakamdan çok çok uzaktı. 2014 yılında, Ross Brawn takımdan ayrıldı ve yarışmalar kariyerinden emekli oldu. O zamandan beri de Mercedes başarının tamamını sahipleniyor olmanın tadını çıkarıyor.