Müslüman Kadın Sporcuların Hikayeleri

Müslüman sporcular, üzerinde durulan dini, kültürel ve hatta politik sorunlara bir örnektir.

Birinin bikini giydiği ve diğerinin yüzü, elleri ve ayakları dışında her yerinin tamamen kapalı olduğu iki plaj voleybolu oyuncusunun fotoğrafını hatırlayabilirsiniz. Bahsedilen oyuncu, inançlarının gerekliliklerini yerine getirirken bir Olimpiyat Oyununa katılma hayallerini de gerçekleştiren birçok Müslüman sporcu kadından biridir. Bu makalede bu sporcuları ele alacağız.

Müslüman Kadın Sporcular

Bu kızları sokakta tamamen kapalı görmek batılıların dikkatini çekmektedir.  Elbette Olimpiyat Oyunları gibi çok bilinen bir uluslararası etkinlikte bir maç ya da yarışmaya katıldıklarında da durumun aynı şekilde olduğu görülmektedir.

Müslüman kadın sporcular yarışmalara katılabilmek için birçok engelin üstesinden gelmek zorunda kalmışlardır – ki önlerindeki yol hala onlar için zor – çünkü doğdukları ülkelerin çoğu bu etkinliklere katılımlarını onaylamamakta hatta yasaklamaktadır.

Sadece doğdukları yerlerde buna karşı mücadele etmek zorunda olmamakla beraber, aynı zamanda çeşitli uluslararası spor federasyonlarının dini kıyafetlerini kabul etmemeleri gerçeği ile de başa çıkmak zorunda kalmaktadırlar.  Örneğin, İran’ın kadın futbol takımı FIFA tarafından diskalifiye edildi, çünkü oyuncular İslami başörtüsü takıyorlardı ve bu kurallara aykırıydı.

Tek örnek bu değil: Uluslararası Basketbol Federasyonu, Müslüman bir oyuncunun başörtüsü taktığı için sahaya girmesine izin vermedi ve Müslüman olan Amerikalı bir halterci aynı nedenlerle uluslararası bir yarışmaya katılamadı.

Bununla birlikte, tüm bu engellerin ötesinde gerçek şu ki, Müslüman kadın sporcuların sayıları gittikçe artmaktadır. Yarışmalara katılma haklarının yanı sıra dini nedenlerle giydikleri kıyafetlere saygı için mücadele etmeye devam etmektedirler.

Spor federasyonlarının başörtüsünün sporcunun ve rakiplerinin sağlığını – özellikle temaslı sporlarda – tehlikeye attığını iddia etmesini önlemek için Nike, başın üzerine oturan ve takılma gibi sorunlara neden olabilecek kumaşlardan kaçınan özel bir başörtüsü tasarladı.

Müslüman Kadın Sporcu Örnekleri

Daha önce bahsettiğimiz plaj voleybolu oyuncusu, başörtüsü ile rekabet eden tek Müslüman değil. Bu parçayı (ve vücudun geri kalanını kaplayan giysileri) kullanan bireyler gibi takımlar da var. İşte Müslüman sporcu kadınlardan bazıları.

1. Doaa Eighobashy

1996 yılında Mısır’da doğdu. Rio 2016 Olimpiyat Oyunlarında bir maç sırasında takım arkadaşı Nada Meawad ile Alman ikiliye karşı oynarken adını duyurmuş profesyonel bir plaj voleybolu oyuncusudur.

Spor tarihinde iki oyuncunun da İslami kıyafetler giydiği ilk maç bu olmuştur. Doaa Elghobashy aynı zamanda plaj voleybolunda yer alan ilk Mısırlıdır ve aynı dinden olan birçok kıza ilham kaynağı olmuştur.

2. Nawal el Moutawakel

1952’de Fas Kazablanka’da doğan Nawal el Moutawakel, Müslüman kadınlara uluslararası yarışmaların kapılarını açmada öncülük etmiştir.  Sadece bununla kalmamış, aynı zamanda 1984 Los Angeles Olimpiyatlarında 400 metrelik engel yarışmasını da kazanmıştır.

Nawal, Olimpiyat madalyası kazanan ilk Afrika doğumlu Müslüman kadın olmuştur. Daha sonra, beş kilometrelik yarışlar gibi farklı spor etkinlikleri düzenleyerek ülkesinin kadınları için çok şey yapmıştır.

Halen sporda Müslüman kadınların hakları için verdiği mücadeleden dolayı Uluslararası Olimpiyat Komitesi üyesidir.

3. Ibtihaj Muhammad

İslami bir başörtüsü takarak yarışan ilk Amerikalı kadındır. Eskrim yarışmalarındaki varlığı tarihe geçmiştir. 2016 Rio Olimpiyatlarında ABD takımında Müslüman bir kadın oyuncuya sahip olmak çok önemliydi fakat sonrasında Başkan Trump Müslümanlara karşı bazı önlemler almıştır.

Ibtihaj New Jersey’de doğmuştur, Afrika kökenli ve Müslüman olarak ülkesinde Olimpiyat madalyası kazanan ilk kadındı: Sabre Takımı ile bronz madalya almıştır.

4. Sarah Attar

Sarah Suudi kökenlidir ama Kaliforniya’da doğmuştur ve bir diğer dikkat çekici Müslüman kadın sporcudur. Suudi Arabistan için, 2012 Londra Olimpiyatlarında ve 2016 Rio de Janeiro Olimpiyatlarında 800m ve maratonun yanı sıra Dünya Kupasında da yarışmıştır. Bu nedenle ülkenin kadın giyimine ilişkin İslami kuralına uymak durumundaydı.

Sarah başörtüsü takmıyordu, ama saçlarını örten bir şapka takıyordu. Ayrıca, giysiler uzun kolluydu ve şort yerine uzun eşofmanlar giyiyordu.

Sonuç olarak, Müslüman kadın sporculara daha fazla örnek vermek gerekirse bu isimler de öneme sahiptir: İranlı Mahsa Javar (kürek çekme), Emirlik Ayesha Al Balushi (halter), Suudi Arabistanlı Wojdan Shaherkani (judo) ve Cezayirli Hasiba Bulmerka (maraton koşucusu).