Oyun Analizi: Pau Gasol

Pau Gasol, İspanyol basketbol tarihindeki en iyi basketbol oyuncusu olarak kabul edilir. Onun, hem sahada hem de saha dışında birçok insanı etkileyen, harika bir sporcu olduğu bir gerçektir. Bu durum, onun, oyun sırasında ustalıkla kullandığı tekniğe ve çok çalışmasına bağlıdır.

Pau Gasol’un potansiyeli ve kalitesi, henüz 16 yaşındayken FC Barcelona takımında, İspanya’daki ilk oyununa çıktığında belliydi. Tabii ki, 2001’deki seçmelerde 3 numarayı alarak NBA’e sıçraması çok uzun sürmedi.

2002 ve 2003 sezonlarında, Pau, bir oyun bile kaçırmadı. Hatta, Grizzlies takımının her maçta yer alan tek üyesiydi. Bu yıllar, her ne kadar bu oyuncunun en iyi yılları sayılmasa da, sonraki sezonun başlamasıyla her şey daha da iyiye gitti.

O andan itibaren, altı kez All-Star, 2008’e kadar Memphis’te tek başına takıma bedel bir oyuncu, iki kez NBA şampiyonu, Los Angeles Lakers takımı ile şampiyon ve de son olarak Chicago Bulls takımının en önemli oyuncusu oldu.

Made in Barcelona

Şu anda, muhtemelen NBA basketboluna son hizmetini yapan Pau, San Antonio’da Greg Popovich’in yönetiminde oynuyor. Bunca yıl oynamasının sonucu olarak, onun oyununda bir evrim olduğunu söylemek yerinde olacaktır. Diğerlerinin aksine o, istisnai bir oyuncu olmuştur.

Neden onun “istisnai” olduğunu düşünüyoruz? Çünkü, bir süre sonra oyuncular, yaşa ve boya bağlı olarak, oyun kalitelerini etkileyen fiziksel ‘düşüş’ler yaşayabiliyorlar. Öte yandan, Gasol’ün durumunda bu hiç gerçekleşmemiştir.

Olağanüstü Bir Atışçı

Sezonlar geçtikçe, Pau, atış yapan bir oyuncu olarak kendini iyice geliştirdi ve çemberin ötesinde saygıdeğer bir isim olmayı başardı. Aito Garcia Reneses bu konuda şöyle demiştir:

“O, olağanüstü bir atışçı olmasının yanında, ne zaman atış yapacağını da iyi bilen, zeki bir adam.”

Her zaman en temel yeteneklerinden biri olan mesafeleri ölçebilme becerisinin üzerine, bir de orta ve uzun mesafe atışlardaki gelişimi, onu mükemmel bir basketbol oyuncusu haline getirmiştir. Pau, Şikago’da geçirdiği iki sezon boyunca, bu iki alanda sırasıyla yüzde 46.2 ve 34.8 oranında başarı elde ederek kendini ispatlamıştır.

Oyun Kuruculuktaki Rolü

Pau’nun halihazırda ortaya koyduğu zeka, son zamanlarda gösterdiği, sahanın her yerinden tehlike yaratabilme becerisiyle birleşti. Bu sayede, takım arkadaşları için de güzel atış fırsatları oluşturabilmektedir. Bu başarısı da, kariyeri boyunca elde ettiği, oyun başına 3.2 asist ortalamasından belli olmaktadır.

Oyun kurmadaki becerisinin aileden geldiğini de söyleyebiliriz, çünkü kardeşi Marc da bu yeteneğiyle öne çıkmaktadır. Marc’ın performansı da Pau ile eşit sayılabilir, hatta bazen onu geçebilmektedir.

Savunmadaki Fedakarlığı

Popovich’in yönettiği takımlarda, kendi basket halkasını savunmaya adanmak tartışılmaz bir durumdur. O, bunu tüm oyuncularına doğal bir beceri olarak yerleştirmektedir: eğer Spurs için oynuyorsanız, savunma yapacaksınız demektir.

Bu savunma felsefesi, İspanyol pivot için çok uyumlu olmuş ve lige geldiğinden beri, günden güne daha çok gelişmesini sağlamıştır. Şikago’daki ilk sezonu sırasında, Gasol’un gelişimi zirve noktasına ulaştı. Bir ribaund oyuncusu olarak oyun başına 11.8 sayı ve maç başına 2 blokla en iyi performansını gösterdi.

Pau Gasol: Yorulmak Bilmeyen Bir Savaşçı

Pau Gasol’ün kariyeri boyunca, hem ulusal hem de uluslararası platformda elde ettiği başarılar saymakla bitmez. Bunlardan bazılarını sayalım: NBA’de oynayan ikinci ve bir All-Star Oyununda (’06) oynayan ilk İspanyol, playofflara katılmaya hak kazanan ilk (Memphis ’04) İspanyol olmuş ve iki kez NBA şampiyonası kazanmıştır (Lakers ’09 ve ’10).

Ayrıca, Memphis’te şu alanlarda rekora sahip olan bir oyuncudur: toplam elde edilen puan, oynanan oyun sayısı, oyunda kalınan dakika süresi, kalkışılan ve başarılı olunan üçlük sayısı, kalkışılan ve başarılı olunan serbest atışlar, savunma amaçlı ribaundlar, hücum amaçlı ribaundlar, toplam ribaundlar, blok ve top kaybettirme, iki kez üçüncü beşli olma (2009 ve 2010) ve iki kez ikinci beşli olma (2011 ve 2015).

Bunlara ek olarak, Pau ayrıca, Kareem Abdul-Jabbar, Tim Duncan ve Kevin Garnet ile birlikte NBA tarihinde en az 20,000 puan, 10,000 ribaund, 3,500 asist ve 1,800 blok yapan dört oyuncudan biridir. Elde ettiği tüm başarılara rağmen, Pau kazanma arzusunu kaybetmiş gibi gözükmüyor ve oyununu her geçen gün geliştirmeye devam ediyor.

Belki onu, bir daha Eurobasket yarı finalinde Fransa’ya karşı 40 puan yaparken ya da Lakers’ta oynadığı seviyede bir oyun çıkarırken göremeyebiliriz. Bununla beraber, onun oyunu bırakıp o harika Pau Gasol olmaya veda edeceği güne daha çok var. O gün gelene kadar tadını çıkarmaya devam!