Egzersiz Yapmamak İçin Uydurulan Mazeretler
Hepimiz bir antrenmanı atlamanın o güçlü cazibesini her zaman üzerimizde hissetmişizdir. Bazen egzersiz yapmamak için bulacağımız nedenler meşru olabilir. Ancak, bir süre sonra, diğer zamanlarda da antrenmanınızı kaçırmak bir alışkanlık haline gelir ve egzersiz yapmamak için bahaneler üretmeye başlarsınız.
Herkesin hayatını nasıl yaşayacağına karar verme hakkı var. Bununla birlikte, bir şeyin sorumluluğunu üstlenmeye karar verir ve başarısız olursanız, bu bağımsızlık bir miktar sorun olmaya başlar. Egzersiz yapmak için yüzlerce güzel neden var, ancak insanlar, bundan kaçınmak için hala birçok mazeret bulabiliyor.
Zihnin gücü
Felsefe dünyası, insanları, “zaman zaman rasyonel olan” kategorisine sıkı bir biçimde yerleştirmiştir. Başka bir deyişle, mantıklı düşünme konusunda mükemmel bir yeteneğe sahip olsanız da, doğru cevaba ulaşmak için her zaman muhakeme sürecinizi doğru kullanmazsınız.
Pek çok insan gerçeği anlar ama bunu inkar da eder. İnsanlar, kendilerini ilgilendirmeyen veya baş edemeyeceklerini düşündükleri şeylerden korunmak için, zihinsel bir yapı oluştururlar.
Sonuç olarak, insanlar her türlü bahaneyi rahatlıkla üretebiliyorlar, böylece rahatlık bölgelerinden hiç ayrılmadan veya zorluklarla karşılaşmadan hayatlarına devam edebiliyorlar. Bugünkü makalemizde, üzerinde duracağımız söz konusu zorluk çeşidi, egzersizler.
Egzersiz yapmamak için bulunan bu bahaneler neler?
Tüm insan davranışları, sinir bağlantılarından ve onların elektrik sinyallerinden kaynaklanır. Zihin o kadar inanılmaz bir makine ki, teatral ve aldatma mekanizmalarına bile sahiptir. Öyleyse, insanların bahanelerinin arkasında genellikle ne olduğunu görelim.
Kısa vadeli ödüller istersiniz
Bugün birçok sporcu “Y Kuşağı”na mensup. Bu sosyal alt grup, onlara yüksek seviyelerde serebral dopamin veren deneyimler arama eğiliminde olacaktır. Dopamin, çabayı ödüllendirmekten sorumlu nörotransmiter ve Y kuşağı, dopamini hızlı ve kolay aktivitelerden yüksek seviyede almayı tercih ediyor. Bu insanlar, genellikle daha ödül sever olmalarına rağmen, uzun süreli ve nispeten daha büyük zorluklardan kaçınırlar.
Açıkçası, bahsettiğimiz o y kuşağına mensup herkes bu şekilde davranmasa da, modern toplumda bu tür bir yapı oldukça yaygın.
Erteleme
Kolay yoldan gitmek ve zor olan şeyleri “yarına” ertelemek insanlara her durumda cazip geliyor. Bu strateji size biraz huzur verebilir, ancak yarın geldiğinde ertelediğiniz şeyi yapmak daha da zor olacaktır. Ne kadar çok ertelerseniz, kaçınmakta olduğunuz şeyle başa çıkmak o kadar zorlaşacaktır.
Başarısızlık korkusu
Belki çocukken bazı kötü deneyimler yaşamışsınızdır veya ebeveynleriniz bazı istemedikleri hatalar yapmıştır. Ya da belki de hedefe ulaşılması imkansız gibi göründüğü için hiçbir zaman gerçekten mücadele etmek zorunda olmadığınız için böyle hissediyor olabilirsiniz. Eğer böyle bir zihniyetin içindeyseniz, paratikte de, başlamadan önce bırakacaksınız.
Egzersiz yapmamak için genel bahaneler
Hiç şüphe yok ki, bu listedeki bahanelerden en azından bazılarıyla özdeşleşecek ve kendinize bunları yakın hissedeceksiniz. Eksiksiz bir katalog yapmaya kalksak, listemiz muhtemelen sonsuz olurdu, ancak en yaygın olanlardan bazılarını, en olası bir çözüm önerisi ile birlikte, seçtik:
- “Yorgunum”: Okulda veya işte geçen bir günün ardından herkes yorgun olacaktır. Biraz dinlenin, bir kahve için ya da sadece spor salonuna gidin ve elinizden geleni yapın.
- “Ağrım var”: Bir uzman size gerçek bir sakatlanma teşhisi koyduysa, egzersiz yapmamak yapılacak en doğru şey. Aksi takdirde, fiziksel aktiviteden kaçınmak için nasıl hissettiğinizi abartıyor olabilirsiniz.
- “Sporcular sadece vücutlarına önem verirler”: Çok çalışan ve çok egzersiz yapan insanlara bu tarz psikolojik saldırılar yapmak kolay. Ancak, bu çabaları sayesinde sağlıklı ve güzel görünümlü bir vücut görünüşünün tadını çıkaran da yine onlar olacaktır.
- “Egzersiz yapabilmek için takviye almak zorunda kalmak istemiyorum”: Hakkında çok fazla şey bilmediğiniz bir şey hakkında varsayımlarda bulunmamalısınız. Daha da kötüsü, bir grup insan hakkında bir genelleme yapmakla beraber, bunu gerçekten yapanların sadece küçük bir yüzde olduğunu unutmayın. Gerçek şu ki, ihtiyacınız yoksa herhangi bir özel takviye veya başka bir şey almanıza gerek yok.
- “Bugünü atlayacağım, ama yarın gideceğim”: “Yarın” çok kolay bir şekilde “yarından sonraki gün” olur ve sonra çok kötü bir modele girmiş olursunuz. Korkularınızla başa çıkın ve kendinizi kandırmayı bırakın.
- “Artık bir sevgilim var, bu yüzden artık uğraşmama gerek yok”: Fiziksel görünüşünüzden çok daha fazlası olduğunuz muhakkak, ancak istikrarlı bir ilişkiye başladığınız için egzersiz yapmaktan vazgeçmemelisiniz. Partneriniz neden daha önce egzersiz yaptığınızı ama artık yapmadığınızı da merak etmeye başlayabilir.
- “Arkadaşım gelemiyor, ben de yalnız gitmek istemiyorum”: Eylemleriniz başkalarına mı bağlı? Başkalarına bağlı kalmadan zorluklarınızla kendi başınıza yüzleşmeyi öğrenin.
Zihinsel duvarı yıkın ve egzersiz yapmamak için bahaneler bulmayı bırakın
Sonuç olarak, arzunun güç olduğunu unutmayın. Aklınızı ve fikrinizi gerçekten bir şeye sabitleyecek şekilde ayarlarsanız, bunu gerçekleştirmek için enerji ve irade harcarsınız. İstediğiniz şey için savaşmalısınız. Buna devam ederseniz, egzersizi rutininizin bir parçası haline getireceksiniz ve ardından da bu konuda tutarlı olmak çok daha kolay olacaktır.
Azim, iyi bir şeyler yapmak için o kırılmaz iradeye sahip olmaktır – bunu egzersiz yapmak için uygulayın ve çalışmamak için bahane uydurmayı bırakın!
- Contreras-Pulache, Hans; Mori-Quispe, Elizabeth; Lam-Figueroa; Gil-Guevara, Enrique. (2011). Procrastinación. Revista Peruana de Epidemiología, 15(3), 1–5. https://doi.org/10.5944/educxx1.17.1.10708
- Alonso, J. M, (2006). La adicción al gimnasio: vigorexia o complejo de adonis.
Recuperado de
https://www.google.es/?ion=1&espv=2#q=http%2F%2Fwww.mifarmacia.es%2Fco
ntenido%2Farticulos%2Farticulo_ef_vifgorexia.htm - Arbinaga, F. (2005). Ansiedad física social en varones que se inician al entrenamiento
de musculación: un estudio exploratorio. Revista Brasilera Ciencia y Movimiento,
13 (1), 51-60.
This text is provided for informational purposes only and does not replace consultation with a professional. If in doubt, consult your specialist.