Logo image
Logo image

Posturitis (Duruş Bozukluğu): Semptomları ve Tedavisi

3 dakika
Alışılmadık bir terim gibi görünse de, fizik tedavide postürit iyi bilinmektedir. Genellikle lomber ve servikal bölgede bulunan rahatsızlıklardır. Sporcular söz konusu olduğunda uyurken, çalışırken ve ayrıca egzersiz yaparken kötü duruşlar genellikle bu durumdan kaynaklanır.
Posturitis (Duruş Bozukluğu): Semptomları ve Tedavisi
Son Güncelleme: 13 Eylül, 2020

Fizik tedavi alanında akut posturitis oldukça yaygın görülen bir durumdur. Neredeyse her zaman ve her durumda bel bölgesi ve servikal bölgede rastlanan bir dizi rahatsızlıktır. Kötü duruşlar, fiziksel aktivite eksikliği, uzun süre hareketsizlik ya da fazla kilolu olmak bu durumun ana tetikleyicilerdir.

Bilgisayar başında çok zaman geçirenlerin ya da futbolcuların geçirdiği bu rahatsızlık en çok bilinen sonuçlar olmaları nedeni ile posturit hakkında bizlere bilgi vermektedir. İspanya’da pek çok çocuk 15 yaşına gelmeden önce sırt ağrısı çekmektedir ve aynı zamanda aynı durumun sıkça görüldüğü bir başka grup olan çalışanlar sayısından da bahsetmek önemli.

Aynı şekilde, posturitis hastası olan sporcuların bu durumdan rahatsız olan bireyler arasında yüksek bir yüzdesi vardır. İyi haber şu ki, çalışırken, televizyon seyrederken ya da spor yaparken iyi bir duruş benimseyerek ve duruşumuza sürekli dikkat ederek bu sorunun ortaya çıkmasının önüne geçilebilir.

Postürel duyarlılık

Vücudumuzun sinir sistemi, belirli duruşları aldığımızda sahip olduğumuz reaksiyonlardan sorumludur. Fiziksel egzersizler yaptığımızda, yapacağımız bir sonraki duruşu kontrol etmeden önce bizi çevreleyen şeyler hakkında bilgi almak gerekir.

Egzersiz yaptığımız alanla ilgili bu bilgiyi nasıl elde ederiz? Bunu, uyarıcıları almak ve göndermekle görevli belirli bir tür nöronla yapıyoruz. İki tür uyaran vardır: bir yanda beynimizde aldıklarımız, diğer yanda vücudumuzun dışına gönderilenler.

Posturitis dâhil olan organlar

Bunlar, vücudumuzun kötü duruştan etkilenen ve bu durumun ortaya çıktığı bölümleri olabilir:

Eklemlerdeki basınç noktaları

Kötü bir pozisyon ya da duruş nedeniyle meydana gelen basınç, bu reseptörleri ya da basınç noktalarını harekete geçirir. Beyin ilgili bilgiyi alır ve bu baskının belirli noktasının varlığını tespit eder.

Some figure

Ayak bileklerini aşırı zorlayan bir pozisyonda ayakta egzersiz yaparsak, bileklerin zorlandığı bilgisi beyin tarafından tespit edilecektir. Bu egzersizin eklemlere baskı yaptığımızı fark etmemize rağmen, bunu yapmaya devam edersek, orta ve uzun vadede zorlamadan kaynaklanan hasarlar meydana gelebilir.

Tendon sistemi

Bu durumda, bunlar tendonlarda bulunan basınç noktaları ve reseptörlerdir; bunlar, kasların geliştirdiği gerginlik normalden yüksek ya da fazla olduğunda uyarı oluşturur.

Bu ‘uyarının’ etkinleştirilmesinden sonra, bir tür koruyucu pozisyon vücudumuzda otomatik olarak etkinleştirilir. Neredeyse fark etmeden bu mekanizma ile tendonu çok fazla zorlayan gerginliği gevşetebiliyoruz. Bu mekanizmanın kendisine bilim camiası tarafından verilen bir adı vardır: ters miyotatik refleks.

Karşılıklı innervasyon nedir?

Karşılıklı innervasyon kavramı sinir sistemi ile ilgilidir; bu, gerçekleştirilen aktivite ya da egzersize göre nöronal dengeyi korumakla ilgilidir.

Bu kavramı, sinir sistemimizin sinyallerini kas sistemiyle etkileşime girerek koordine etmenin bir yolu olarak açıklamak mümkün. Yani kasları ve eklemleri belirli risklere karşı korumak için reseptörlerin farklı sinyallerini düzenlemek anlamına gelir.

Kas hassasiyeti iğleri

Kas iğleri, kasların tam yapısında bulunan reseptörlerdir. Stimülasyonu uzamalarda alırlar ve bize esneme derecesi, uyarılma ve hareket hızı hakkında bilgi verirler.

Sözde nosiseptörler

Vücudumuzdaki bu sensörler bize belirli bir duruşun tehlikesi ya da riski hakkında anında bilgi verir. Kötü duruş nedeniyle ağrı zaten üretiliyorsa bile bu uyarıyı yaparlar. Bu sayede doku ve eklemlerimizin zarar görmesine karşı zamanında tepki verebiliyoruz.

Some figure

Kas ve duruş tonu

Aslında bu iki kavram birbirinden farklı şeyler. Kas tonusu, kas liflerinin eklemlerimize uyguladığı basıncı ifade eder.

Postüral ton denen şey ise egzersizdeki iki engeli telafi etmek için vücudumuz tarafından üretilen tepki kuvvetidir bahsedilen iki engel ise yerçekimi kuvveti ve vücudumuzun iç yapılarının (kemikler, kaslar vb.) Direncidir.

Kısacası akut posturitis etkilerinden kaçınmak için eklemlerimizin postüral tonusunu geliştip iyileştirebilmek için sürekli ayarlamalar yapmak uygundur. Yani, prensipte çok az yapılacak şey var gibi görünmesine rağmen, gerçekleştirdiğimiz egzersizlerden önce vücudun yapılacak hareketlere doğru bir şekilde adapte edilmesi bu konuda büyük bir öneme sahiptir.




This text is provided for informational purposes only and does not replace consultation with a professional. If in doubt, consult your specialist.